SÜNEN EBU DAVUD

Bablar    Konular    Numaralar  

CENAİZ BAHSİ

<< 3227 >>

NUMARALI HADİS-İ ŞERİF:

 

حَدَّثَنَا الْقَعْنَبِيُّ عَنْ مَالِكٍ عَنْ ابْنِ شِهَابٍ عَنْ سَعِيدِ بْنِ الْمُسَيِّبِ عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ قَالَ قَاتَلَ اللَّهُ الْيَهُودَ اتَّخَذُوا قُبُورَ أَنْبِيَائِهِمْ مَسَاجِدَ

 

Ebû Hureyre'den (rivayet olunduğuna göre); Rasülullah (s.a.v.):

 

"Allah yahudilerin canını alsın! Nebilerinin kabirlerini mescid edindiler." buyurmuştur.

 

 

İzah:

Buhârî, sala, cenâiz, enbiya, megazi; Müslim, mesacid; Nesaî, mesacid, cenâiz; Darimî, sala; Muvatta medine; Ahmed b. Hanbel I, 218, II, 260, 284, 285, 366,454,518, V, 184, 186, 204, VI, 34, 80, 121, 146, 229, 252.

 

Metinde geçen fiili "canını alsın" yahutta "belasını versin, lanet etsin” manasında kullanılmıştır.Lanet ise Allah'ın rahmetinden uzaklaştırmaktır.

 

Bu hadis-i şerif, Müslim'in Sahihinde "Allah yahudilerle hristiyanlara la'net etsin. Nebilerinin kabirlerini mescid yaptılar." şeklinde "lanet etsin" tabiriyle ve yahudilerle birlikte hristiyanların da ismi zikredi­lerek rivayet edilmiştir. Bazı hadis alimlerine göre, Rasûlü Zişan Efendimiz bâzan kabirleri mescid yapanları lanetlerken yahudilerle hristiyanlan birlik­te zikrettiği halde bazan sadece yahudileri zikretmesinin sebebi, bu işi ilk de­fa yapanların yahudiler olmasıdır. Binaenaleyh yahudiler daha zalim ve bu hususta daha müfrittirler.

 

Alimlerden bazıları bu hususta yahudilerle birlikte hristiyanlara da la­net buyurulmasını müşkil saymışlardır. Çünkü Hz. İsa ile Nebiimiz Muhammed Mustafa (s.a.v.) arasında hristiyanların başka Nebii yoktur.

 

İsa (a.s) ise diri olarak göğe çekildiği için zaten kabri yoktur. Binaenaleyh bu mes'ele müşkildir. Bazıları bu müşkili halletmek için, hristiyanların Hz. İsa'dan başka bir takını Nebileri bulunduğunu, yalnız o Nebile­rin mürsei olmadıklarını söylemişlerdir. Fakat bu cevap tatminkâr görülme­miştir. Bazıları: "Hadisten murad: Nebilerle onlara tabi olanların bü­yükleridir. Yalnız hadisde tabi olanlar zikredilmemişdir" derler. Bu takdir­de hadisin manâsı şöyle olur: *'Allah yahudilerle, hristiyanlan rahmetinden ırak eylesin! Çünkü onlar Nebileri ile onlara tabi olan bazı büyüklerin mezarlarını mescid ittihaz ettiler."

 

Müslim'in Cündeb tariki ile rivayet ettiği son hadis de bu kavli te'yid etmektedir. Çünkü Cündeb hadisinde: "Yahudilerle, hristiyanlar peygam­berlerinin ve salihlerinin kabirlerini mescid ittihaz ederlerdi." buyurulmuş-tur. Bu hususda daha başka tevcih yapanlar da bulunmuştur.

 

Rasülullah (s.a.v.)'in: "Nebilerinin kabirlerini mescid ittihaz etli­ler." buyurması mukadder bir suale cevabıdır. Sanki: "Yahudilerle hristiyanlara lanet etmenin sebebi nedir?" diye sorulmuş da, bu.cevabı vermişdir. Ravinin: "Rasülullah (s.a.v.) ümmetini onların yaptıklarından sakındır­mak için" sözü dahi bu kabildendir. Yani sanki raviye: "Rasülullah (s.a.v.)'in vefat ederken bu sözü söylemesinin hikmeti nedir?" diye sorulmuş da bu cevabı vermiş gibidir.

 

Buradaki nehyin hikmeti bu işin zamanla tedricen putperestlik halini al­ması veya ona benzemesi endişesidir.

 

Nevevî diyor ki:

 

"Âlimler şunları söylemişlerdir: Nebi (ş.a)'in kendi kabri ile baş­kalarının kabirlerini mescid ittihaz etmekden nehy buyurması, kendisine ta'zim hususunda gösterilecek mübalağadan ve bu sebeple vuku'a gelecek fitneden korktuğu içindir. Çünkü mübalağalı ta'zim çok defa küfre müeddi olur. Ni­tekim geçmiş ümmetlerde hal böyle olmuştur.'

 

Müslümanlar çoğalıp da Mescid-i Nebevî'nin büyütülmesine ihtiyaç gö­rülünce ümmehat-ı mü'minin ve bu meyanda Rasülullah (s.a.v.) ile iki yar-ı kadimi Ebû Bekir ve Ömer (r.a)'nın kabirlerini ihtiva eden Hz. Aişe'nin odası dahi mescidin içinde kaldı. Bu hal karşısında-ashab-ı kiram mezkur kabirle­rin etrafına yüksek duvarlar çevirerek kabirlerin mescidden görünmesini ve dolayısı ile avam tabakasının onlara karşı dönerek namaz kılmalarını önle­diler."[Davudoğlu Ahmed, Sahih-i Müslim, III, 374-375.]